Taşkınbilgist: MONA LİSA TABLOSU GERÇEKLERİ !!! (BİLİMSEL)

9 Aralık 2019 Pazartesi

MONA LİSA TABLOSU GERÇEKLERİ !!! (BİLİMSEL)



Lovre Müzesinde, her yıl beş milyonun üzerinde sanatseveri kendisine çeken gizemlerle dolu bir tablo. Bu tablo, sanatla ilgili olsun ya da olmasın hemen hemen herkesin bildiği Mona Lisa.

(Konuyu video olarak youtube kanalımda izleyebilirsin.Link.)


Bu tablo, ressam, heykeltraş, müzsiyen, mühendis, mimar, botanist, anatomist, bilim insanı ve yaratıcı bir mucit olarak bilinen Leonardo Da Vinci gibi bir dehanın ürünü. Böylesi bir dehanın elinden çıkan bu tablonun, görünümün ardında birçok gizemi barındırdığına inanılıyor. Üzerine yüzlerce kitap yazılan, binlerce efsane üretilen Mona Lisa’nın gizemlerini çözmek için, bilim insanları ve sanat tarihçileri, uzun yıllar çalışmalar yürüttüler.

Teknolojik ilerlemelerle beraber bilgisayar destekli yapılan çalışmalar, Mona Lisa ile ilgili yanlış bilinen bazı gerçekleri de gün yüzüne çıkardı.

Mona Lisa, kadın mı, erkek mi, yoksa her ikisinin karışımı mı? Mona Lisa sürekli bizi mi izliyor? Mutlu mu, yoksa üzgün mü? Mona Lisa hastalıklı bir kadını mı yansıtıyor?

Gelin, dünyanın en tanınmış tablosuna, bilimsel araştırmalardan elde edilen bilgiler çerçevesinde daha yakından bakalım.



Mona Lisa ne zaman ve ne üzerine yapıldı?

Da Vinci’nin, Mona Lisa’nın yapımına 1503 yılında başladığı bilinse de, hangi yıl bitirdiği tam olarak bilinmiyor. Bazı araştırmacılar, üç dört yılda tamamladığını ileri sürerken bazıları da çok daha fazla sürdüğünü düşünüyorlar. Kesin olarak bilinen ise, Da Vinci 1519’da öldüğünde Mona Lisa tablosu yanındaydı. Tablo üzerindeki incelemeler, farklı zamanlara ait boya katmanlarının olduğunu ortaya çıkardı. Buradan anlaşılan, Da Vinci, Mona Lisa üzerinde farklı zamanlarda ömrünün sonuna kadar çalışmış olabilir.

Mona Lisa, döneminin tabloları gibi tuval üzerine boyanmamış. Bunun yerine kavak ağacından yapılmış bir panel üzerine yapılmış. Smithsonian Enstitüsü’nden mühendis Marion Mecklenburg, yaptığı deneysel çalışmalarla bu ağaç panelin, nem ve sıcaklık değişimlerine oldukça dayanıklı olduğunu gösterdi. Çalışmada ağaç panelin, kırılmadan, bükülmeden ve çatlamadan, 3.8 cm esneyebildiğini buldu. Bu keşif, Mona Lisa’nın 500 yıl boyunca bozulmadan günümüze nasıl geldiğini kanıtlıyor.

Mona Lisa aslında kim?

Mona Lisa’nın kimliği kesin olarak saptanmış değil. Bazıları, onun kadın bile olmayabileceğini ya da Da Vinci’nin kadın olarak kendini çizmiş olabileceğini iddia ederken, bazı araştırmacılar da, onun hayali bir çizim olabileceğini düşünüyorlar.

Modelin kimliğine ilişkin tahminlere gelince; bir kısım araştırmacı onun Mantua Düşesi İsabella d'Est olduğunu ileri sürüyor. Bazıları da, sanata ve sanatçılara büyük değer vermiş olan, Medici ailesinin üyelerinden biri olabileceğini belirtiyorlar.

Sigmund Freud’un da içinde bulunduğu bir kısım bilim insanı da, Mona Lisa’nın Da Vinci’nin annesi Caterina olabileceğini ileri sürdü.

Bunların yanında önemli bir iddia da, resimdeki modelin Da Vinci’nin asistanı ve metresi Oreno olduğu. Da Vinci, onu “Mon Salai” (Benim küçük şeytanım) olarak isimlendiriyordu. Mon Salai isminin harflerinin sıralaması değiştirildiğinde Mona Lisa adının çıkması da bu iddiayı destekliyor.

Luuv müzesinden aldığı özel izinle, 2004 – 2012 yılları arasında Mona Lisa üzerine çalışan Fransız Pascal Cotte, Tabaka Büyütme Yöntemi olarak adlandırılan yöntemle Mona Lisa’nın katmanları arasında inceleme yaptı. İncelemeler sonucunda Mona Lisa’nın alt katmanında, yan dönmüş başka bir kadın portresi daha olduğunu ileri sürdü. Ancak bu konuda müze yönetiminden herhangi bir açıklama yapılmadı.

Tüm bu iddialara karşın, sanat tarihçilerinin büyük çoğunluğuna göre bu kişi bir ipek tüccarı olan Françesco del Giocondo’nun eşi Madonna Lisa di Antonio Maria Gherardini’dir. Maria Gherardini, resim yapıldığında 24 yaşındaydı. Zaten tabloya Mona Lisa ve La Giocondo denilmesi de bunun kanıtı sayılıyor. Bu iddiayı güçlendiren bir kanıt da Da Vinci’nin çağdaşı olan Agustino Vespucci’nin yazdığı bir not. Arşivlerde bulunan bu notta, Leonardo’nun Vespucci’ye gerçekten de Giocondo’nun eşinin resmi üzerinde çalıştığını söylediği bilgisi yer alıyor.

Uzun yıllar devam eden çalışmalara karşın, bu gizemli kadının kim olduğu konusunda günümüzde bir kesinlik yok. Bugün genel kabul gören ipek tüccarı Françesco del Giocondo’nun eşi Maria Gherardini…

Mona Lisa nereden bakarsak bakalım bizi mi izliyor?

Da Vinci, modelinin yüz hatlarının kenarlarını, gölgelerle yumuşatarak eserine gizemli bir ifade veren, sfumato olarak bilinen bir teknik icat etti. Bu yüzden, uzun yıllar Mona Lisa’nın ziyaretçilerini izlediği söylendi ve bunun üzerine yüzlerce, belki binlerce içerik üretildi. Hatta bunun için “Mona Lisa “ etkisi diye bir etki ileri sürüldü. Ancak bunun gerçek olmadığı 2019 başlarında yayınlanan akademik bir çalışmayla ortaya kondu. Bielefeld Üniversitesi’nde yapılan araştırmada, 24 katılımcıdan Mona Lisa’nın gözlerini test etmeleri istedi. Katılımcılar bilgisayar ekranında, Mona Lisa tablosundan alınmış 15 farklı kesiti izledi. Bu sırada bir cetvelle, Mona Lisa’nın gözlerinin kendi üzerinde nereye odaklandığını belirlemeleri istendi. Bu görseller katılımcılara rastgele bir şekilde 2 binden fazla defa gösterildi. Katılımcılar her seferinde, Mona Lisa’nın ortalama 15.4 derecelik açıyla, ona bakanın sağ tarafına baktığını belirledi. Bu durum, Mona Lisa etkisinin bir mit olduğunu ortaya koydu. Çünkü, MONA LİSA etkisi için yani modelin ona bakanı izlemesi için açının 5 derece olması gerekiyordu. Ancak Mona Lisa, izleyiciyle göz teması kurmuyor ve izleyicinin sağ tarafına bakıyordu. Bu sonuca göre, Mona Lisa iddia edildiği gibi ona bakan kişiye bakmıyor.

Mona Lisa mutlu mu, üzgün mü yoksa duygusuz mu?

Uzun yıllar, Mona Lisa’nın mimikleri üzerinden çıkarımlar yapıldı. Kimi onun gülümsediğini, kimi üzgün olduğunu, kimi de duygusuz olduğunu ileri sürdü. Hollandalı araştırmacılar, 2005 yılında Mona Lisa’nın duygularını anlamak için, “Duygu Tanımla” programları teknolojisi yardımıyla bir çalışma başlattılar. Bu araştırma sonucunda, Mona Lisa’nın %83 mutlu, %9 bıkkın veya iğrenmiş, %6 korkmuş ve %2 sinirli olduğunu buldular. Bu araştırmaya göre, Mona Lisa çeşitli duygu durumlarını aynı anda yaşasa da, büyük oranda mutlu.

Mona Lisa’nın kaşları ve kirpikleri neden yok?

Rönesans döneminde, Floransa’da kaşların alınması akımı olduğu ve bu nedenle de Mona Lisa’nın kaşlarının olmadığı uzun yıllar söylenegeldi. Ancak 2004 – 2012 yılları arasında Mona Lisa üzerine dijital ortamda çalışan Pascal Cotte, Mona Lisa’nın ilk yapıldığında kaşlarının ve kirpiklerinin olduğunu ancak yıllar içinde tablonun geçirdiği restorasyonlar sonunda bunların silindiğini söyledi. Hatta Mona Lisa’nın şu an göründüğünden çok daha farklı olduğunu da ileri sürdü. Çak Palahniuk da benzer şekilde “Diary” adlı kitabında Da Vinci’nin en son Mona Lisa’nın kaşlarını ve kirpiklerini çizdiğini, ancak 17. yyda tablonun restorasyonu sırasında yanlış bir madde kullanılması sonucu bunların silindiğini yazdı.

İlginç bir çıkış da bir Jinekologdan geldi. Hulyo Ermida adlı bir jinekolog, resmi yapıldığında 24 yaşında olan modelin, o dönemde çok sık görülen bir hastalığa yakalandığını ve bu nedenle kaşlarının ve kirpiklerinin olmadığını öne sürdü.

Benzer bir açıklama da Palermo Üniversitesinden Vito Franco’dan geldi. Ona göre yüz ifadesi Mona Lisa’nın hasta olduğunu gösteriyor. Göz çevresinde yağ asitleri birikimi var ve modelin sol göz çukurunda “ksantelazma” hastalığının belirtileri görülüyor.

Mona Lisa’da altın oran mı kullanılmış?

Altın oran, doğada bulunan belirli bir geometrik ve sayı sistemidir. Altın oran sisteminin matematiksel sabit sayısal değeri, 1,618 dir. Bu oran, dikdörtgenlerin uzunluk-genişlik boyutu ilişkilerinden elde edilmiş ve insan gözüne en hoş görünen orandır. Bu oran aynı zamanda Leonardo da Vinci tarafından, “ilahi oran” olarak da adlandırılmış.

Tabloya hayali bir dikdörtgen yerleştirdiğinizde; modelin çenesi, kafasının üst kısmı ve burnu, tam olarak aynı hizada bulunuyor. Bu durum, yapılan Mona Lisa resminin bir altın orana uygun olarak çizildiğini gösteriyor ve tabloya çekiciliğini veriyor.

Mona Lisa’nın arkasındaki manzara gizemlerle mi dolu?

Mona Lisa’nın yüksek çözünürlükte fotoğrafları çekildi. Mona Lisa tablosunda gizem arayan araştırmacılar, bu fotoğraflardan yararlanarak Mona Lisa arkasındaki ürpertici manzaranın peşine düştüler. Bu tuhaf bir manzarada hiç insan yok, sadece kayalar, nehir, köprü ve yol bulunuyor.

Manzaranın sağ ve sol tarafındaki ufuk çizgileri, hatalı duruyor. Da Vinci gibi bir dâhinin böyle basit bir hata yapmayacağının düşünen araştırmacılar, bunun bilinçli bir şekilde böyle yapıldığını düşünüyorlar. Ayrıca resmin zıt taraflarının birleştirilmesiyle sürekliliği olan kusursuz bir manzara ortaya çıkıyor.

Ayrıca, arkadaki üç kemerli köprü de araştırmacıların dikkatini çekiyor. Bu köprüden yola çıkan bazı araştırmacılar, buranın İtalya’nın kuzeyindeki bir yerleşim yeri olan Bobbio olduğunu ve körünün yerel dilde şeytanın köprüsü adıyla anıldığını buldular. Da Vinci’nin asistanına verdiği ismin de küçük şeytan anlamına gelmesi, köprü yoluyla ona bir atıf yaptığı şeklinde yorumlandı. Ancak sanat tarihçilerinin büyük bölümü buna katılmıyor.

Burada dönemle ilgili ek bir bilgi verelim. Rönesans öncesi resimlerde doğa oldukça düzenli resmediliyordu. Rönesans döneminde, kapalı bir evren görüşü yerine sonsuz bir evren olduğu düşüncesinin ağırlık kazanması, doğanın tekinsiz olduğu düşüncesini ortaya çıkardı ve ressamlar bundan sonra tablolarında, doğayı daha karanlık ve tekinsiz çizmeye başladılar. Muhtemeldir ki, Da Vinci de bu akımın etkisiyle arkadaki manzarayı gizemli bir şekilde yaptı.

Tabloda gizlenmiş rakamlar ve harfler mi var?

Mona Lisa’nın yüksek çözünürlüklü fotoğraflarında, gizem peşine düşen bazı araştırmacılar, resim üzerinde bazı rakamların ve harflerin olduğunu ileri sürdüler. Buna göre, arka manzarada yer alan köprünün ana kemeri altında 72 sayısı yer alıyor. Araştırmacılara göre, bu sayı, 1472 yılında yaşanan bir sel felaketinde köprünün yıkılmasına referans ediyor.

Ayrıca Mona Lisa’nın gözlerinde de bazı harfler bulunuyor Sol gözünde S ve sağ gözünde L harfi var. Bunların da Leonardo ve sevgilisi Salai’yi temsil ettiği ileri sürülüyor. Ancak sanat tarihçilerinin büyük çoğunluğu, böyle bir şeyin olmadığı, bunların yaklaşık 500 yıllık süreçte ahşap tablodaki aşınmalar ve boyların çatlaması sonucu oluşabileceğini düşünüyor.


Mona Lisa nasıl ünlendi?

Da Vinci’nin Mona Lisa’yı yapmaya 1503 yılında başladığı biliniyor. Ardından, gittiği her yere Mona Lisa’yı da götürdü ve eserin tamamlanması yıllar aldı. Da Vinci’nin ölümünden sonra, tablo ilk önce Fransa Kralı I. Francis’e 4 bin altına satıldı.

Bu başyapıt, Kralın isteğiyle Fantinblo Sarayı’nın duvarını süsledi. Ardından 14. Ludwing’in koleksiyonuna dahil edildi. Bundan sonraki durağı Louvre müzesi oldu ve burada sergilenmeye başlandı.

Napolyon Bonaparte müzeden altığı Mona Lisa’yı yatak odasına astı. Napolyon sonrası tekrar Louvre müzesine geri dönen tablo 1911 yılında çalındı. Hatta hırsızlık şüphesiyle ünlü ressam Picasso bile sorgulandı. Ancak tablo, iki yıl sonra Floransa’da ortaya çıktı ve Fransa’ya iade edildi. İşte Mona Lisa’nın ünlenmesi de bu hırsızlık olayından sonra oldu. İnsanlar Mona Lisa’nın asılı olduğu boş duvarı görmek için akın akın Louvre müzesine geldiler, gazetelerde bu olay uzun zaman yerini aldı. Böylece Mona Lisa yavaş yavaş bugünkü ününe kavuştu.

Ancak, Mona Lisa’nın başına gelenler bununla kalmadı. 1956 yılında bir ziyaretçi tabloya asit attı ve tabloyu tahrip etti. Bu nedenle uzun süren restorasyon sırasında tablonun bir bölümü yeniden boyandı. Daha sonra başka bir ziyaretçi de Mona Lisa’ya taş attı.

1974 yılında Japonya turuna çıkan Mona Lisa’yı kötü bir sürpriz bekliyordu. Engelli bir kadın, müzenin engellilere uygun olmaması nedeniyle sinirlenerek zar zor ulaştığı Mona Lisa tablosuna kırmızı boya attı.

Tüm bu saldırılar sonrası, tablonun güvenliğini sağlamak isteyen yetkililer, Mona Lisa’yı Louvre müzesinde kurşun geçirmez bir cam arkasına koydular. 2009 yılında Fransız vatandaşlığı reddedilen Rus bir kadın, hediyelik eşya bölümünden aldığı kupayı, Mona Lisa’ya fırlattı. Ancak Kurşun geçirmez cama sayesinde tablo bu saldırıyı darbe almadan atlattı.

Dünyanın en çok bilinen tablosu olan Mona Lisa, Paris’teki Louvre Müzesinde bulunuyor.


1 yorum:

  1. Merhaba.Oldukça kaliteli bir blogunuz var sizi takibe aldım.Zaman ayırmak isterseniz sizi de yeni açtığım blogumu takip etmeye davet ediyorum.Sağlıcakla Kalın.

    https://hepfragmanizle.blogspot.com/

    YanıtlaSil