Japonya'da Su Altında Gizemli Bir Keşif: Yonaguni Pramidi

Japonya'nın Okinawa Adası yakınlarındaki Yonaguni açıklarında 1986 yılında Kihachiro Aratake isimli bir balık adam  dalış yapar ve su yüzeyinin yaklaşık 25 metre altında devasa bir yapıyla karşılaşır. Önce bu yapıya bir anlam veremez ve etrafında dolaşmaya başlar, daha sonra basamaklarını fark eder ve hemen su yüzeyine çıkarak bu buluntudan tüm dünyanın haberdar olmasını sağlar. 

Yaklaşık 150 metre uzunluğunda 40 metre genişliğinde ve 27 metre yüksekliğinde olan bu yapının "doğal bir oluşum mu, yoksa insan eliyle mi yapılmış" olduğu en büyük tartışma konusudur. 

Bazıları bu yapının doğal süreçler sonucunda oluştuğunu ve insan yapımı olmadığını savunurken diğerleri dünyanın hiçbir yerinde suyun bu kadar düzgün bir aşındırma yapmış eseriyle karşılaşılmadığını, dolaysıyla bu yapının insan yapımı olduğunu savunurlar. 

 

Yapının keskin hatları, taşların kesimindeki ustalık ve 90 derecelik kesim açıları, yapı etrafındaki tırmanma yolları insan yapımı olduğunu gösteriyor. 

 

Ryukyu Üniversitesi'nden Prof. Masaaki Kimura, bu yapının kesinlikle insan yapımı olduğunu düşünüyor. Yapı içinde kaleler, anıtlar, stadyum ve yürüyüş yolları ve su yolları olduğunu ve bunların birbirine bağlı olduğu, böyle bir sistemin de doğanın aşındırıcı gücüyle değil ancak bilinçli bir elle yapılmış olacağını söylüyor. 

Ayrıca yapıda 7 metre dev insan başına benzeyen gözleri oyulmuş bir yüz bulunuyor ve bu yüze gözlerinden dolayı Jacques Eyes ismi verilmiş. 

Yapının kenarlarına iki yuvarlak delik yerleştirilmiş durumda. Bazı araştırmacılara göre, bu bile başlı başına insan yapımı olduğuna işaret ediyor. 

 

İnsan yapımı ise nasıl suyun altında kaldı? 

Son Buzul Çağı günümüzden yaklaşık 10000 bin yıl önce sona erdi ve su seviyesi de o zamandan beri yaklaşık 40 metre yükseldi. Bu yüzden pek çok eski uygarlık merkezi sular altında kaldı. Kimura, bu yapının yaklaşık 10 bin yıllık olduğunu düşünüyor. Bu bölgede deniz seviyesinin yükselmesi ya da katastrofik bir iklim değişikliği bu antik kentin çökmesine neden olmuş olabilir. Nitekim Yonaguni'de en son 1711 yılında kaydedilen ve adayı yıkıp geçen 40 metrelik dev dalgalarıyla bir tsunami kaydedilmiş durumda. Dolaysıyla bu antik şehrin sular altında kalmasının da sebebi böyle bir olay olabilir. 

Bazılarına göre bu antik yapı Pasifik'te kaybolan kayıp kıta Mu, bazılarına göre de Antlantis, bir başkalarına göre de kayıp Lemuria Şehri. 

 

Yapının sırrı çözülmediği sürece doğal mı yoksa insan yapımı mı? İnsan yapımı ise hangi uygarlığa ait? Gerçekten kayıp kıta Mu mu, yoksa Atlantis ya da Lemuria mı? Bu yapıyı yapan insanlar ne amaçla yaptılar? gibi soruların cevapları bir spekülasyondan öteye gitmeyecektir. 

Tüm bunlara rağmen gerçek olan şu ki: Böyle bir yapı var ve bu yapı doğal aşınımın dışında bazı izler taşıyor. Yapının su altında olması araştırmacıları oldukça zorluyor ancak gene de insan yapımı olduğunu kanıtlayacak buluntulara ulaşılırsa bu insanlık tarihinin yazımına yeni bir bakış açısı katacaktır. Bunun nedeni 10 bin yıl önceki insanların Göbeklitepe'de olduğu gibi böyle yapıları yapabilecek düzeyde olmalarının insanlık tarihi açısından şaşırtıcı olması. Bizim ders kitaplarına avcı toplayıcı olarak koyduğumuz bu insanların büyük organizasyon becerisi gerektiren bu tür yapıları yapabiliyor olması bizim bildiklerimizi temelden sarsacaktır... 

(Takip edebilir ve paylaşabilirsiniz.)