Taşkınbilgist: Levha Tektoniği Kuramı

31 Ocak 2018 Çarşamba

Levha Tektoniği Kuramı

Dünyamızda 7 kıta olduğunu bilmeyenimiz yoktur herhalde? Bu kıtaların bazıları birbirine bitişik durumdayken bazıları da binlerce km uzaktadırlar. Peki, milyonlarca yıl önce bütün bunların bir arada süper bir kıta olduğunu biliyor muydunuz? Evet, Pangea (Yunanca bütün karalar demek) adında tek bir süper kıtadan söz ediyoruz.


(Youtube kanalımdan içeriğe ait videoyu da izleyebilirsin.)

19.yy'lın başına kadar Francis Bacon, Edward Suess ve daha birçok bilim adamı Güney Amerika ile Afrika'nın batı kıyılarının bir puzzlelın parçaları gibi olduğunu fark ederler ve bunu dillendirmeye başlarlar. 1912 yılında Alman meteorolog ve jeofizikçi Alfred Wegener, "kıta kayması" diye bir teori ortaya atar. Ancak diğer bilim insanlarınca pek kabul görmez. 1960 yılında jeofizikçi J. Tuzo Wilsen "levha tektoniği" kuramını ortaya atar. 1969'da ise "levha tektoniği kuramı" son halini alır.


Daha sonraki yıllarda aydan yapılan lazerli ölçümlerde 6 yıl içinde Güney Amerika kıtasının Afrika kıtasından 6 cm uzaklaştığı tespit edilince kuram da doğrulanmış olur.


Pangea dediğimiz bu süper kıtamız zamanla alttan gelen baskılara dayanamayarak ikiye ayrılır. Kuzeyde kalan bölümüne "Laurasia", güneyde kalan bölümüne ise "Gondwanaland" adı verilir. Bu iki kıta arasında da bugün Anadolu olarak bulunduğumuz yerde "Tethys" (tetis) denizi oluşur.


Daha sonra katmanların hareketi ile kıtalar bugünkü halini alıyor.

Üzerinde bulunduğumuz yer kabuğu, altındaki eriyik halde bulunan "magma" üzerinde yüzer vaziyettedir. Bu tıpkı su dolu bir leğene atılan bir tahta parçasının suyun üzerinde yüzmesi gibi.

Eriyik haldeki magma sürekli yeryüzüne baskı uygulamakta ve litosfer üzerinde bulduğu çatlaklar boyunca yeryüzünü zorlar. Bu şekilde baskılar sonucunda dünya üzerinde 7 büyük 4 küçük ve daha pek çok irili ufaklı levha oluşur.



Bizi ilgilendiren kısmına gelelim. Bu levhalar durağan değiller ve bugünde hareketlerine devam ediyorlar. Bu hareketlerine üç şekilde devam ediyorlar:

1.Yaklaşma: İki levhanın birbirine yaklaşması ve birbirini sıkıştırması ile oluşan durumdur. Daha yoğun ve ağır olan levha, daha az yoğun olan kabuğun altına girerek magmaya karışarak yok olur.


2.Uzaklaşma: Levhalar birbirinden uzaklaşır ve böylece levhalar arasında açılma olur. Açılan bu yarıklardan magma yeryüzüne çıkar soğuyarak katılaşır ve litosfer oluşur.


3.Yan Yana Kayma: İki levha birbirine sürtünerek yer değiştirir.


Görüldüğü gibi levhalar sürekli hareket halindedir. İşin ilginç tarafı karalar bir taraftan magmaya karışıp yok olurken diğer taraftan yeni karalar oluşmakta ve bu sürekli olarak devam etmektedir. Kötü bir haberim var. Ülkemizde maalesef yitim zonunda yer almakta. Yani her sene 2 cm civarında batıya doğru bir kayma yaşıyoruz. Ege Denizi'ndeki Girit Adası yakınlarındaki dalma batma zonunda üzerinde bulunduğumuz Anadolu levhası magmaya batmakta ve yok olmakta…


Levha hareketlerinin bizim için bir önemi daha var. Bahsettiğimiz bu devasa büyüklükteki levhalar alttaki magmanın sıkıştırmasıyla sürekli baskıya maruz kalmaktalar. Bu baskılar sonucunda ise levhaların sınırlarında gerilme, sıkışma veya gerilmeler gözükür. Bunlar sonucu oluşan basınca dayanamayan kıtasal kabukta kırılmalar meydana gelir. Fay adını da verdiğimiz bu kırılmalar sonucu biriken basınç veya gerilme bir anda boşalır ve büyük bir enerji açığa çıkar. Bu enerjinin litosfer (taşküre) üzerinde oluşturduğu titreşim ve sarsıntılara ise bizler DEPREM diyoruz.


Demek ki Herakleitos, binlerce yıl önce her şey akıyor derken yanılmıyormuş. Dünya sürekli bir taraftan yok olurken diğer taraftan var olarak kendini yeniliyor. Küçük bir dünya olan biz insanlarda sürekli hücrelerimizi yenileyerek bir nevi dünyaya ayak uyduruyoruz. Yani demem o ki sürekli bir yenilenme ve değişim içindeyiz. Önemli olan bunun farkında olabilmek ve olup bitenleri fark edebilmek. Aksi halde yenileşmeye ve değişime ayak uyduramazsak bizler de dünyamız gibi depremlerle yüz yüze kalabiliriz... 

Kaynak: 


Doç. Dr. Hüseyin Turoğlu, Genel Fiziki Coğrafya Ders Notları, 2009 Bahar Dönemi.
Prof. Dr. Kadir Dirik Ders Notları.
Prof. Dr. İbrahim Atalay, Genel Fiziki Coğrafya Ders Kitabı. 



2 yorum:

  1. Sonunu güzel bağladığın, açıklayıcı bir paylaşım. Emeğine sağlık.

    YanıtlaSil
  2. dostum çok iyi bir açıklama yapmışşım ellerine sağlık iyi ödev çıktı

    YanıtlaSil